Türk markalar dokumada Avrupa ve ABD’de, besinde Arap ülkelerinde şubeleşiyor. Ulusal Franchising Derneği (UFRAD) İdare Şurası Üyesi Muhammet Nezif Emek, “Yurt dışında Türkler en çok dokumacılık ve besinde şubeleşiyor” ifadesini kullandı. Emek, yaptığı yazılı açıklamada, Türk perakende markalarının yurt dışında hem şubeleşme hem de franchising formülüyle yurt dışında mağazalaştığını kaydederek, finansal gücü yahut kâfi kaynağı olmayanların ya da gereğince kaynak ayırmayan firmaların franchise tercih ettiğini bildirdi.
SALGIN SONRASI KIYMETLİ FIRSAT
Global salgın nedeniyle yurt dışında şubeleşme konusunda önemli bir yavaşlama kelam konusu olduğunu fakat Körfez ülkelerinde önemli bir şubeleşme çalışması bulunduğunu kaydeden Emek, “Salgın elbette bir gün sona erecek ve Türk firmaları için çok büyük bir pazar kelam konusu. Firmalarımız yurt dışına açılarak hem ekonomik manada büyüyebilir hem de milletlerarası bir marka olmanın birinci adımını atabilirler. Bu manada yurt dışını ihmal etmemeliler” açıklamasında bulundu.
MAĞAZA SAYISI 5 BİNE YAKLAŞTI
Emek, salgın öncesi yurt dışında Türk markalarının açtığı mağaza sayısının 5 bine yaklaştığını hatırlatarak, “Tekstil bölümü daha çok Avrupa, ABD ve Rusya’da yurt dışı şubeleri açarken, besin kesimi Arap ülkeleri ve Avrupa’da şubeleşiyor. Çin ve Afrika’da çok dikkat alımlı şubeleşme yok. Bu hususta önümüzde çok önemli yol ve fırsat var” dedi.
KÜRESEL ZİNCİR MARKA OLALIM
Emek global çaptaki potansiyeli işaret ederek şunları söyledi: “Türk firmalarının bir an önce bu fırsatları kovalaması gerektiğini düşünüyorum. Zira nitekim çok önemli avantajlar var. Türk mutfağının kalitesi, paklık ve lezzet açısından üstünlüğü dünyada çok âlâ biliniyor. Tıpkı halde dokumacılık bölümümüz de kalitesini global manada ispat etmiş durumda. Bu kesimlerde çok güzel bir tertiple yurt dışında büyümeliyiz.” Emek, Türk firmalarına küresel zincir olma davetinde bulunarak, bu hususta üretim, yetişmiş insan gücü, kalite üzere alanlarda kendisini ispat etmiş üreticilerin bulunduğunu bildirdi.
