Bakan Karaismailoğlu, sivil havacılık altyapısına gerçekleştirilen yatırımlar ve uygulamaya konulan kararların, Türkiye’nin bu alanda dünyanın en süratli gelişen ülkeleri ortasına girmesini sağladığını söyledi.
Yurt içinde 2002’de iki merkezden 26 noktaya sadece Türk Hava Yollarının (THY) tarifeli sefer düzenlediği Türkiye’de, bugün iç sınırlarda 7 merkezden toplam 56 noktaya sefer yapıldığına dikkati çeken Karaismailoğlu, 2003’te yurt dışında 2 hava yolu işletmesiyle 50 ülkede yalnızca 60 uçuş noktasına sefer düzenlenirken, bu sayının geçen yılın sonu prestijiyle 4 hava yolu işletmesiyle 127 ülkede 329 noktaya ulaştığını söz etti.
Karaismailoğlu, son yıllarda uçakla seyahat eden yolcu sayısında kıymetli artış görüldüğüne işaret ederek, geçen yılın başından itibaren tüm dünyayı tesiri altına alan Kovid-19 salgını nedeniyle hava yolu seyahatlerinde kısıtlamaların meydana geldiğini anımsattı.
Türk hava alanında bu yılın 4 aylık devrinde gerçekleşen transit üst geçişler dahil uçuş sayısının iç çizgilerde 185 bin 156, dış çizgilerde 84 bin 201 olduğu bilgisini veren Karaismailoğlu, “Türkiye’de bu yılın 4 aylık periyodunda, üst geçişlerle toplam 385 bin 40 uçak trafiği gerçekleşti. Yani Türk hava alanından her 27 saniyede bir uçak geçişi oldu. Salgın sebebiyle tüm dünyada havalimanlarındaki yolcu sayısı önemli oranda azalırken, aldığımız önlemler sayesinde yolcularımız seyahatlerine, havacılık emniyeti ve uçuş güvenliği içinde devam ediyor.” dedi.
Türk sivil havacılığının salgın sürecindeki üstün muvaffakiyetlerinin, dünya havacılık otoritelerinin raporlarına da yansıdığını lisana getiren Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırımlarından biri olan İstanbul Havalimanı’mız birçok dünya devini geride bırakarak yolcu, uçak ve yük trafiğinde Avrupa birincisi olmayı başardı. İstanbul Havalimanı’mız birçok prensip imza atarak, bu muvaffakiyetlerini sürdürüyor. Öbür tüm havalimanlarımız da salgın tedbirleri konusunda çok âlâ imtihan verdiler. Bunun yanı sıra ülkemiz, Avrupa’nın önde gelen hava trafik denetim merkezlerini geride bırakarak hava trafiği idaresinde birincilikler alırken, bu muvaffakiyetlerini sürdürüyor.”
