Borsaya Kote İştirak Yöneticileri Derneği ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Sermaye Piyasası Meclisi iş birliğinde “Ekonomik Büyümede Halka Arzların Kıymeti Gelinen Nokta ve Beklentiler” başlıklı çevrim içi bir seminer düzenlendi.
Dünya’nın haberine nazaran seminerde konuşmacı olarak yer alan Sermaye Piyasası Heyeti Lideri Ali Fuat Taşkesenlioğlu, 2019 yılında 6, 2020’de 8 şirketin halka arz olduğunu anımsatan Taşkesenlioğlu, 2021 yılının birinci 4 ayında ise 11 şirketin halka arz izahnamesinin Şuraca onaylandığına dikkat çekti.
Taşkesenlioğlu, Türkiye’de hangi dal olursa olsun şirket bilançolarına bakıldığında, banka kredilerinin finansmandaki hissesinin epey yüksek olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bu durum şirketlerimiz için iki temel riski beraberinde getirmektedir. Birincisi, planlarını ve programlarını fakat banka kredilerinin vadesi kadar yapabilmektedirler. Hatta birtakım devirlerde, kredilerin erken çağırılabilme ihtimali, planlarını olumsuz tarafta etkileyebilmektedir. İkincisi, ciro ve karlılıkta dalgalanmaların yaşandığı devirlerde bile, faiz ve anapara ödemelerinin nizamlı yapılmak zorunda olması, şirketlerin nakit akışlarını olumsuz etkileyebilmektedir. Halka arz yoluyla finansman, bu iki riski değerli ölçüde azaltmaktadır.”
Taşkesenlioğlu, konuşmasının gerisinde soruları yanıtladı.
SPK’nın öteden beri yatırımcı mağduriyetleriyle, manipülasyonlarla, piyasa bozucu süreçlerle ilgili ağır bir gayret içerisinde olduğunu belirten Taşkesenlioğlu, diye konuştu.
Fakat hala bu şahısların peşinden giden yatırımcılar bulunduğuna dikkati çeken Taşkesenlioğlu, şöyle devam etti:
“Onların da maksadı ben o denli okuyorum, o bireyle birlikte hareket edip fiyatı yükseltip birlikte götürüp diğerlerine yüksek fiyatlardan satma gayesidir diye düşünüyorum. Zira tekraren bizim ceza kestiğimiz insanların peşinden hala gidiliyorsa yapacak bir şey yok. Bundan sonra bizden sık sık ceza almış bir isimle çalışan aracı kurumlar da kusura bakmasınlar onlarla çalışmanın mümkün bir tesiri varsa piyasaya onlar da o yatırımcılarla birlikte karşılığını göreceklerdir. Onlarla çalışmanın riskinden kendilerinin de ziyan göreceklerini görüyorlar ve göreceklerdir de. Tahminen bundan sonraki süreçte daha sert olacaktır. Tek emelimiz manipülatörlerin piyasa bozucu süreç ve aksiyonlarda bulunan bireylerin piyasaların şeffaflığını ve güvenliğini olumsuz etkilemelerini önüne geçmek. Bununla ilgili gayretimiz devam ediyor ve edecektir.”
