Belçika, Fransa, İspanya, Danimarka ve İsveç önderleri, AB Komitesi Lideri Ursula von der Leyen’e, salgınla uğraş ve aşı üretimi konusunda ortak mektup gönderdi.
Mektupta, salgını denetim altına almak için bütün hükümetlerin çeşitli önlemler uyguladıkları anımsatılarak, Kovid-19’a karşı ortak hareket etmenin ehemmiyetine işaret edildi.
İnsanlığın bu boyutta bir sınamayı ferdi tahlillerle aşamayacağına dikkat çekilen mektupta, sıhhat kriziyle uğraşın temelinde iş birliğinin yer alması gerektiği belirtildi.
Mektupta, AB’nin salgınla uğraş çalışmalarında ön planda yer alması gerektiğine işaret edilerek, “Avrupa’nın aşı paylaşım düzeneğini ve buna bağlı doz paylaşma taahhüdünü acil biçimde onaylanması gerekiyor.” sözleri kullanıldı.
Avrupa’nın salgına karşı ortak çabada liderlik üstlenmesi gerektiğine dikkat çekilen mektupta, Avrupa’nın aşı üretim kapasitesini yükseltme çalışmaları yaptığı anımsatıldı.
Mektupta, “Sorumluluğumuzu ihmal edemeyiz. Bu global sıhhat krizine karşı milletlerarası çabaya katkı sağlamaya hazır olmalıyız. Şayet AB harekete geçmezse boşluğu öbürleri doldurur ve aşıları jeopolitik bir araç olarak kullanır.” değerlendirmesinde bulunuldu.
Aşıların bir “güvenlik politikası” halini aldığı ve AB’nin burada geride kalmaması gerektiği belirtilen mektupta, Avrupa’nın aşı üretim kapasitesinin artırılmasının ana öncelik olması gerektiği kaydedildi.
Mektupta, AB’nin inançlı, tesirli ve makul fiyatlı aşı üretimini artırmak konusunda Atlantik ötesi ortaklarla birlikte çalışmasının ehemmiyeti vurgulandı.
Salgının yalnızca gelişmiş ülkelerde aşılama yapılarak alt edilemeyeceğine dikkat çekilen mektupta, “Hepimiz inançta olana kadar kimse inançta olmayacak.” sözleri kullanıldı.
