CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, iktidarın patates-soğan uygulamasına ait; “Esasında bu ülkenin tarımını yönetenlerin utanması, merasim yapmak yerine bu ayıbı kendi kendine sorgulaması gerekir. Zira ortada bir muvaffakiyet yok, çürümekte olan patatesi devlet imkanlarıyla alıp dağıtmak bir muvaffakiyet kıssası değildir. Bir acziyet sözüdür.” diye konuştu.
Gazeteci Semra Topçu’nun Youtube kanalında depolardaki patateslerin tümünün alınmadığını büyük üretim yapan çiftçilerin işine yaradığını lakin küçük üretim yapanların imzalatılan taahhütname nedeniyle sorunlarının sürdüğünü belirtti.
Tarım Bakanlığı’nı uyaran Gürer, yeni dönem üretim başlamadan yaşanacak sıkıntıya şöyle dikkat çekti:
“Yazlık patatesin kabuğu incedir, depolanma imkanı yoktur, üretimden sonra satılması gerekir. Birtakım düzenbazlar ya da vurguncular, kışlık patatesi taze patates diye satarak tüketiciyi yanıltıyor vurgun vuruyorlar. Önümüzdeki süreçte bir tehlike daha var. Toprak Mahsulleri Ofisini daima uyarıyorum, turfanda yani erkenci patatesin çıkmasına 20 gün var.
Sökülmeye başladı fakat asıl oluşumu 20 gün sonra. Gelip patatesi dağıttıktan sonra bu 20 gün içinde patates boşluğu oluşursa, arz istikrarı oynarsa kalkıp yeniden patates ithal etmeye çıkmasınlar, planlama yapsınlar. Yoksul fukaraya dağıtmak geç kalınmış bir olay lakin bir kısmını da depolarda saklayarak tüketicinin mağdur olmaması için önlem alsınlar.”
Temel sorunu plansızlık diye özetleyen Ömer Fethi Gürer, yalnızca patates-soğanda değil genel olarak çiftçinin üretim ve desteklenme mantığında sorun olduğunu anlattı.
“Yanlış tarım politikaları”
Gerçek Gündem’de yer alan habere nazaran; Gürer şöyle konuştu:
“Tarımda planlamanız yoksa sorun çözemezsiniz. Patates soğan gösterisi plansızlığı gizleyemiyor. Dışa bağımlı bir tarım haline geldik, meğer kendi kendine yetebilir bir ülkeyiz. Kaynaklarını yanlışsız kullanmıyor bu ülke, yanlış tarım siyasetlerinin sonucunu yaşıyoruz yani olay yalnızca patates-soğan olayı değil. Siyasi iktidarın yirmi yılda uyguladığı yanlış tarım siyasetleri yüzünden ortaya çıkan bir görünüm.
Temelinde bu ülkenin tarımını yönetenlerin utanması, merasim yapmak yerine bu ayıbı kendi kendine sorgulaması gerekir. Zira ortada bir muvaffakiyet yok, çürümekte olan patatesi devlet imkanlarıyla alıp dağıtmak bir muvaffakiyet kıssası değildir. Bir acziyet sözüdür.”
Ömer Fethi Gürer, Tarım Kredi Kooperatiflerinin de çiftçiyi desteklemediğini hatta daha da zorladığını vurguladı ve şu tabirleri kullandı:
“Tarım Kredi Kooperatifleri AKP devrinde çiftçiyi desteklemiyor, artık ticari işletme. Ayrıyeten ismi özerk fakat siyasi iktidarın güdümünde. Çiftçiyi desteklemek yerine borç yapılandırıp, faiz artırarak dayanak olmuyor faiz artırarak çiftçiyi daha da zora sokuyor. Çiftçiyi içinden çıkılmaz duruma düşürüyor. Çiftçi bunun altından kalkamaz. Çiftçinin birikmiş 180 milyar borcu var. Çiftçiye maddede verilmesi gereken dayanağı yapmadığı üzere çiftçi üzerinden yarar peşinde.”
